Almanya’da öğrenilmesi gereken yaklaşık 450 meslek var. Pazarlamacı, tezgahtar, bilgisayar uzmanlığı, mekanik-elektronik, ortapedik ayakkabıcılık, tornacılık gibi. Hasta bakıcılığı da öğrenilmesi gereken meslekler arasında.

Dinle

Prof. Hayrettin Kılıç

17.10.2013 - Nükleer Fizikçi Prof. Hayrettin Kılıç İMC-TV’de nükleer santralleri anlattı. Ve Dünya'da, Türkiye'de örneklerini değerlendirdi.

Bugün, Talat Kaya, kendisini izleyen polis memurunu bile değiştiren bir şair Can Yücel’i, tiyatrocu, tiyatro yazarı Mehmet Esatoğlu’na sordu.

16 Haziran Pazar günü Gezi Parkı'na polis müdahalesini protesto gösterisini izlemek üzere Şişli'ye giden ve burada polisler tarafından dövülerek, yerlerde sürüklenerek gözaltına alınan tv gazetecisi Gökhan Biçici serbest bırakıldı.

Tv gazetecisi Gökhan Biçici serbest bırakıldıktan sonra ömür boyu travmalara sebep olacak polis şiddetini ve tutuklanma sürecini „Emek Dünyası“ programını yaptığı imc kanalına anlattı.

"İslami Terör" sözünü tahrik etmek için özellikle seçtik. Bu sözü tırnak içinde kullandığımızı da belirtelim. Öyle ya kime göre, kimin için Terör.

20 yıl sonra Neonazi tehlike

Neonazi terörü hala gündelik yaşamın içinde. 1992 Ağustos’unda basının yumuşatmak için kullandığı „aşırı sağcılar“, gerçeği ise Neonaziler Mecklenburg-Vorpommern eyaletinde bulunan Rostock-Lichtenhagen’da ilticacıların yurdunu ateşe verdi.

Alevler içindeki bina ve önünde birikmiş „Almanya Almanlarındır, yabancılar Dışarı. Katliam“ sloganı atan kitlenin yüzlerindeki nefret resimleri tüm dünyaya yayıldı. 20 yıl sonra Nazizm hala gündemde.

Vitamin firmalarından Vitamin eksikliği paniği

İyi günler saat 16.15'teki radyo saatinde patates kızartması ve fıstıklı.. sora sora programına hoş geldiniz.

Tabi ki daha sağlıklısı bir elma ısırmak veya bir tabak çilek yemek. Moralinizi bozmak gibi olmasın ama, nasıl beslenmemiz gerektiğini endüstri üstlenmiş durumda.

Sanat neyapar yerine sanat beni nasıl kullanıyor?

Kassel'de her 5 yılda bir düzenlenen dünyanın en önemli sanat sergisi olarak tanıtılan 13.Documenta Cumartesi günü (9.06.2012) başladı.

Documenta bu yıl 13 farklı alanda sanat severlerle buluşuyor ve modern sanatı yapım aşamasından son rötuşlarına kadar izleyebilme imkanı tanıyor.

Politikacılarımız emekli olma yaşının 2029 yılına kadar adım adım 67 yaşına çıkarılmasına hükmetti. Birçok emekçi 65 yaşına kadar bile çalışmaya dayanamazken bunun yasalaştığını artık herkes biliyor.

Kasselli emekli Sekreter aslında daha uzun çalışmak istiyordu, emekli sandığına daha fazla ödeme yapıp ileride daha çok emekli maaşı almayı düşünüyordu. 45 yıl sonra emekli olup işten ayrılmak yerine, o erkenden emekli olup 400 Euroluk işlerle aylık kazancını denkleştirmeye çalışıyor. Kazancını sekreterlik yaparak değil de, daha önce hiç yapmadığı bir işle sağlıyor. Sieglinde G.‘in yeni işi bir inşaat sahasında kamyonların yükünü tartmak.

Kazanan mı yoksa aldatılan mı?

Düzenli olarak “Initiative 50plus- 50 ve üstü insiyatifi” olarak adlandırılan büroda toplanan 50 yaş üstü çalışanların çoğunun durumu aynı. Bu bürodaki kisiler Hükümetin ortaya koydugu istatistikleri duyunca şaşırıyor.

Hükümete kalırsa son yıllarda 60-64 yaş arası issizler arasında iş bulanların oranı iki katına çıktı.

Burada bulunanların birçoğu için ise çalışma hayatı 50’li yaşların ortasında bitmiş durumda.

„Sık sık yaşlı işsiz arandığı, bunların iş piyasasındaki boşluğu doldurabilicekleri propagandası yapılıyor. Ne var ki böyle bir şey yok."

„Bayan von der Leyen bu sayıları nereden alıyor bilmiyorum. Buradaki büroya uğrasa daha farklı olduğunu görürdü. Yaşlılar kazananlar değil. Yaşlılar kesin olarak kaybedenler.“

Bakana göre 60-64 yaşalarındaki çalışanların oranı hiç olmadık kadar yüksek. Bu yaş grubundaki her 10 kişiden 4‘ü hala çalışır durumda.

İş piyasası uzmani Prof. Sell’e göre hükümet bu sayıları insanlara 67 yaşında emekliliği daha iyi pazarlayabilmek için göz boyamak amacıyla kullanıyor:

„Bu kategori hangi işte çalısırsa çalışsın herkesi içine alıyor. Bu demektir ki, yaşlı bir kişi 400 Euroluk bir işte çalıştığında, ayni haftada 40 saat çalışan bir kişi gibi gösteriliyor.Ufak işlerde çalışan yaşlıların sayısı arttıkça istatistiklere göre çalışanların sayısı artyormuş gibi görülüyor. Ne varki bu işlerde çalışarak kazanılan parayla yaşamak mümkün değil.“

Ulrike. G. 800.000 kişinin çalıştığı mini işler grubuna dahil.

Emekli bu inşaat alanında emekli maaşına ek olarak 400 Euro kazanıyor. Tahammül edilmesi zor bir iş eski sekreter için. İhtiyaç duyulduğunda doldrulmuş kamyonları tartıyor. Böyle bir işe sahip olmaktan mutlu. Çünkü karın bile doyurmayan emeklilik maaaliyla yaşaması çok güç.

Hem de 45 yıllık bir çalışmadan sonra.

Ulrike G. gibi ufak işlerde çalışanları istatistiklerden çıkarırsak, sadece bu yaş grubunda sosyal sigortali olarak çalışanlara bakarsak , karşımıza çok farklı bir resim çıkıyor. Bu resim 10 kişiden 4‘ü yerine, 10 kişiden ikisinin doğru dürüst bir işte çalıştığını gösteriyor. Hatta 64 yaş grubunda bu durum neredeyse yüzde 10.

Bu gün 65 yaşına kadar çalışabilen emekçi yok denecek kadar az.

İşverenlerin yaşlılara karşı taleplerinin arttığını iddia eden Bakan, tüm gerçeklere rağmen 67 yaşında emeklilikte kararlı.

Bakan:

„ Mesleki tecrübeleri nedeniyle işverenelerin yaşlı işçilere karşı bakışı değişiyor.“ iddiasında. Tüm araştırmalar gibi Bartelsmann vakfı‘nın yaptığı araştırma sonuçları da bakanın söylediklerinin tersini gösteriyor: Sadece her 12.işveren 50 yaşın üstünde işçi arıyor.

Bu insanlar kendilerini kesinlikle iş piyasasının kazananları olarak görmüyor.

Bu gidişle Ulrike G. ufak işinde çalışmaya devam edecek ve diğer yaşlıların da başına aynı durum gelecek.

67 yaşında emekli olmak istemeyenler kesintili emekliliği kabul ederek hayatlarını sürdürme çalışmalarına mezara kadar devam edecekler.

Prof. Sell bunu dolaylı emekli maaşı kesintisi politikası olarak görüyor.: „Eğer 67 yaşında emekliliği konuşursak işte o zaman bu durum benim gözümde, düşük emekli maaşı ile insanları emekli edip, emeklilik sigortasının açığını kapatmak için uygulanan bir program oluyor.“

Akla uygun olduğu için değil Yasa olduğu için insan Yasa’yı kabul eder

Kassel - Kassel‘de Heinrich-Schütz-Schule’de Cumartesi günü (21.04.2012) bir araya gelen 240 kişi “Vatan Haini” Nazım Hikmet’in 110.doğum gününü kutladı.

Fazıl Say’a bestelediği “Nazım Hikmet Oratoryosu”ndan alıntı yapmamıza müsaade ettiği için teşekkür ederiz.