Dizel araç kullanıcılarını temsilen davalı konumundaki Tüketici Merkezleri Federal Birliği'nin (vzbv) Yönetim Kurulu Başkanı Klaus Müller, " Volkswagen sahtekarlık yaptı ve bu nedenle hesap sorulması gerekiyor” dedi.
Volkswagen ise müşterilerin emisyon sahtekarlığından zarar görmediklerini, tüm araçların trafikte güvenle kullanılabilir durumda olduklarını savundu. Şirket, davanın olası Yargıtay aşamasını da hesaba katarak sürecin yıllarca süreceğini tahmin ediyor.
DW-Türkçe’nin haberine göre ABD'deki resmi makamlar ve araştırmacıların yaptığı incelemeler sonrasında VW, 2015 yılı Eylül ayında dizel araçlardaki egzoz değerlerinde sahtekarlık yapıldığını kabul etmişti.
"Kasıtlı olarak aldattı”
Almanya'da da şimdiye kadar binlerce kişi şirkete karşı bireysel tazminat davası açmış, ancak davaların büyük bölümü VW lehine sonuçlanmıştı.
Tüketici Merkezleri Birliği, VW'nin yazılımdaki manipülasyonla müşterilerini kasıtlı olarak aldattığını ve etik değerlere zarar verdiğini savunuyor.
Braunschweig'daki davada öncelikle VW'nin yaptığının hukuka aykırı olup olmadığına karar verilecek. Hukuka aykırılığa hükmedilmesi durumunda müşteriler bireysel davalar yoluyla tazminat talep edebilecek.
Almanya'daki davacılar, ABD'de iki yıl önce milyarlarca dolar tazminat ödenen Amerikalı müşterilerle eşit muamele talebinde bulunuyor. Volkswagen ise ABD'deki hukuki durumun tamamen farklı olduğunu belirterek benzer bir tazminat sürecini reddediyor. Dizel emisyon skandalı nedeniyle ödenen cezalar ve tazminatlar sadece ABD'de şirkete 25 milyar euroya mal oldu.