Verem vakasının Mart ayında ortaya çıkmasıyla çocuklara bulaşıcı hastalık testi yapıldı. Şu ana kadar olumsuz bir sonucun çıkmadığı, sekiz hafta sonra testin tekrarlanacağı açılandı.
Çocuk eğitmeni yuvada Mart ayından bu yana çalışıyordu. Ayın ortasında ise Sağlık Dairesi ve belediye verem vakası konusunda bilgilendirildi.
Sağlık Dairesi Başkanı’nın yaptığı açıklamaya göre klinikte tedavi altına alınan eğitmen şu sıralarda taburcu edilecek.
.............................................
Yoksul ülkelerde veremden ölümler artıyor
Ölümsüz yapıtlar diken modernizm ölümlerle eleele yaşıyor
AIDS, sıtma ve verem gibi yoksul ülkelerde ölümlere neden olan hastalıkların azaltılması için verilen sözler seçim vaatleri gibi lafta kalıyor.
27 Mayıs 2011 - “Avert“ adlı uluslararası AIDS vakfının yöneticisi Annabel Kanabus tıptaki tüm ilerlemelere karşın bunun sağlanamadığını, 1990 yılından bu yana AIDS'e yakalananların sayısının dörde katlandığını dile getirdi.
Her yıl 2 milyon kişi veremden ölüyor
Her yıl veremden yaklaşık iki milyon insan ölüyor. Özellikle Afrika’da, eski Doğu Bloku ülkelerinde ve Asya’nın güney doğusunda açlığın sebep olduğu verem hastalığı yeniden yayılıyor.
WHO’nun tahminlerine göre dünya nüfusunun üçte birisi verem mikrobu taşıyor.2011 yılında 8,7 milyon verem hastasından 1,4 milyonu öldü.
Oysa veremin tedavisi yoksulluğun ortadan kaldırılması ve antibiyotikle, üstelik 10 dolar gibi uygun bir maliyetle mümkün.
Sıtma hastalığının da ucuz ilaçlarla iyileştirilmesi mümkün. Buna rağmen bugüne kadar sıtma vakalarının sayısını azaltmak mümkün olmadı. Veremde olduğu gibi sıtmada da HIV hastalığının etkisini arttırıyor ve öldürüyor.
Yeterli maddi yardım yok
“Avert“ adlı uluslararası AIDS vakfının yöneticisi Annabel Kanabus, “Irak savaşının maliyeti ile kıyaslandığında bu tür hastalıkların çoğuyla mücadele etmek mümkün olabilirdi. Şimdi devletler sayısız insanın hayatını kurtarabilecek yardım paralarını kısıtlamaktan söz ediyor. Bu miktarlarla sayısız insanın hayatı kurtarılabilir. “
Kanabus, özellikle fakir ülkelerde görülen bu üç hastalığı etkisiz hale getirmenin yalnızca ihtiyaç duyulan maddi yardımların hayata geçirilmesi ile mümkün olabileceğini belirtiyor. Ancak bu ülke insanlarının neden yardıma muhtaç hale getirildiği sorusuna cevap vermekten imtina ediliyor.