Soma’daki mezarlıkta kafes betonla çevrili her mezarın üzerinde bir Türk bayrağı dikili.
Oğlu Uğur’u kaybeden İsmail Çolak, maden kazasında ölenlerin din savaşlarında ölenlere verilen „şehit“ unvanıyla anılmasını uygunsuz buluyor.

Ama talihsizlik Uğur’u istemeden kahraman yaptı. Uğur tünelde çıkan yangından kurtulabilirdi, ama arkadaşlarını kurtarmak için geri döndü. Çolak, kesinlikle madenci olmak isteyen sevgili oğlunun mezarında perişan bir halde oturuyor. 

Bu, 13 Mayıs’ta bir patlama sonucu 301 maden emekçisinin hayatını kaybettiği Türkiye tarihinin en ağır maden faciasıydı. Onlar yer altında yandı veya boğuldu.
Bugün maden ocağının müdürü, 44 mühendis ve çalışana karşı ihmal sonucu ölüme sebep olma davası başladı. 8 suçlu facia tarihinden bu yana ceza evinde bulunuyor.

Yurtiçi ve yurtdışından beklenen büyük ilgi nedeniyle mahkeme bir tiyatro salonu kiraladı.

İzmir Baro Başkanı ve Manisa Barosu Başkanlarının yaptıkları açıklamada, iddianamede kamudan hiçbir suçlunun bulunmadığını, kamudaki sorumluların bulunarak iddianameye eklenmesini istedi.

Sendikacılar ve İnsan hakları savunucuları maden işletmesinin tek başına suçlu olduğundan şüpheli.

Human Rights Watch’dan Emma Sinclair de "Çalışma ve Enerji Bakanı madeni kontrol ettirdi ve sürekli olarak sakıncası yok raporu verdi. Ve hükümet sorumlu dairelere karşı dava açılmasını engelliyor" dedi.

YARGILANMASI GEREKENLER YARGILANMIYOR
TMMOB Genel Başkanı Mehmet Soğancı, “Esas sorumlular burada yargılanmakta olan kişiler değil. Burada yargılanması gerekenler, bu ülkenin özelleştirme oyunlarıdır, rödavanstır, esnek çalışma tarzıdır, güvencesizliktir" dedi.


8 tutuklunun mahkemeye getirilmemesi protesto edildi. Protestolar üzerine mahkeme heyeti 8 tutuklu sanığın mahkemeye getirilmesi için duruşmayı 15 Nisan’a erteledi.