Pistorius’un çekilmesi, Sosyal Demokrat Parti’deki (SPD) gerilimi yatıştırsa da parti içindeki hayal kırıklığını derinleştirdi.
Pistorius, yayınladığı video mesajında, başbakanlık için mevcut Şansölye Olaf Scholz’u destekleyeceğini duyurdu. Scholz’u "sağduyulu ve mantıklı liderliğiyle olağanüstü bir Şansölye" olarak tanımlayan Pistorius, Almanya’nın NATO’da yeniden güvenilir bir ortak olmasında Scholz’un büyük rol oynadığını vurguladı.
Anketler Scholz’un işini zorlaştırıyor
Ancak kamuoyu Scholz’u desteklemiyor. Forsa’nın yaptığı ankete göre, SPD’nin başbakan adaylığı için halkın yüzde 66’sı Boris Pistorius’u desteklerken, Scholz yalnızca yüzde 18’de kaldı. SPD’nin genel oy oranı yüzde 16 ile faşist parti Almanya için Alternatif’in (AfD) gerisinde, üçüncü sırada yer alıyor. Buna karşılık, ana muhalefet CDU/CSU bloğuna destek yüzde 32 seviyesinde seyrediyor.
Siyasi analistler seçimlerin ertesinde muhtemel hükümet formülünün Hristiyan Birlik ile SPD arasında bir koalisyon olabileceğine işaret ediyor.
SPD yönetiminin başbakan adayıyla ilgili kararını 30 Kasım’a kadar vermesi ve bu kararın 11 Ocak’taki parti genel kurulunda oylanması bekleniyor.
Erken seçim kararı: 23 Şubat
Almanya’da erken seçim kararı, hükümetin çöküşüyle geldi. Başbakan Scholz, koalisyon ortağı FDP lideri ve Maliye Bakanı Christian Lindner’i görevden alarak hükümeti sonlandırdı. SPD, Yeşiller ve CDU/CSU meclis gruplarının anlaşmasıyla seçimlerin 23 Şubat’ta yapılması kararlaştırıldı.