Konut krizi ciddi boyutlarda ve inşaat izinlerindeki durum endişe verici. Alman İnşaat Endüstrisi Birliği, Cuma günü jW'ye yaptığı açıklamada, bu sıkıntının sadece şehir merkezlerinde değil, banliyölerde de yaşandığını belirtti. Aynı gün Alman İstatistik Dairesi, Haziran ayına ilişkin verileri açıkladı: Geçen yıla göre yüzde 19’luk bir düşüşle, sadece 17.600 dairenin inşaat ya da yenileme aşamasında olduğu kaydedildi. İnşaat sektörünün lobi grubu bile genel seçimlere bir yıl kala, pek çok bölgede konut sıkıntısının “toplumsal bir kriz” haline geldiğine dikkat çekiyor.
Bu değerlendirme oldukça yerinde. Almanya'da yaklaşık iki milyon hane önümüzdeki yıl konut yardımı alacak. Yaşam maliyetleri, enerji ve en önemlisi konut fiyatları hızla artarken, bu artışların yaşamı daha pahalı ve çoğu zaman karşılanamaz hale getirmesi sürpriz değil.
Koalisyon hükümeti de bu durumun farkında, Ancak bunda küçük bir sadakadan başka bir şey yok. Salı günü İmar ve İskan Bakanı Klara Geywitz (SPD) şu açıklamayı yaptı: “1 Ocak 2025'ten itibaren konut yardımı ortalama yüzde 15 ya da 30 Euro artacak.” Peki, bu artış milyonlarca emekli, aile ve çalışan için konutları daha ucuz ve daha erişilebilir hale getirecek mi? Bu gerçekten yeterli mi?
Kiracı derneklerinin görüşü ise net. Alman Kiracılar Birliği Başkanı Lukas Siebkotten, yalnızca kira yardımını artırmanın kiralık konut piyasasında yaşanan derin sorunlara çözüm getirmeyeceğini belirtti. Ayrıca Siebkotten, bu yardım artışının, ihtiyaç duyulan kira kanunu ve konut politikası reformlarının göz ardı edilmesi için kullanılmaması gerektiğini vurguladı. Koalisyon anlaşmasında yer alan, kiracıları hızla artan kira fiyatlarından daha iyi koruyacak kira yasası reformlarının hayata geçirilmesi, konut yardımına başvuru gerekliliğini ortadan kaldırabilirdi.