Uzaktan patlatılan araba bombası dün sabah erken saatlerde tarihi kent İstanbul'un merkezinde güvenlik görevlilerini polis aracında yakaladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, en az 11 kişinin ölümüyle sonuçlanan saldırıdan süratle PKK'yı sorumlu tutarak, hesaplaşılacağını ve terörün kökünü kurutuncaya kadar operasyonların süreceğini açıkladı. Terörle anlatmak istediği ise PKK. Fakat örgüt tarafından saldırıyla ilgili bir açıklamaya rastlanmadı.

Kritikçiler, Erdoğan'ı milliyetçilerin oylarını arkasına alabilmek için çatışmaları tırmandırmakla  suçluyor.

Bundan başka Türkiye'de şiddet sarmalı giderek yükseliyor.

İstanbul ve Ankara halkı bu saldırıların son olmayacağını düşünüyor. Halkın korkuları ve öngörüleri bu gün doğrulandı.
Midyat Emniyet Müdürlüğü'ne bombalı araçla saldırı
Mardin'in Midyat İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bombalı araçla saldırı gerçekleştirildi. Saldırıda, 1'i polis 3 kişi yaşamını yitirdi, 30'a yakın insan da yaralandı.
Patlama ve sonrasında çıkan çatışma nedeniyle ilçeye Mardin'den takviye birlikler sevk edildi. 

Erdoğan’ın düşmana ihtiyacı var
Bombalı saldırıdan sonra ölenlerin ve yaralananların görüntüleri Türkiye'de adeta günlük yaşamın bir parçası oldu. Sadece İstanbul'da, sadece bu yıl içinde dört bombalı saldırı yapıldı.

Türk toplumu için olağanüstü hal durumu sürekli yaşam biçimi haline geldi.

Birdenbire hükümet barış sürecine veda etti. Bununla birlikte güvenlik güçleri ülkenin Güney Doğusunda sivilleri gözetmeyen kanlı bir savaş başlattı. PKK ise bu savaşın büyük kentlere taşınacağını açıkladı.

Erdoğan anlaşmaya kesinlikle karşı. Çözüm için anlaşmayı değil, şiddeti seçti. Erdoğan'ın düşmana ihtiyacı var. Çünkü düşman olarak seçtiklerine karşı sürdürdüğü savaş onun iktidarını daha da genişletiyor.

Milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması, gazetecilere karşı açılan davalar tam da bu plana uygun.

Erdoğan dün mücadeleye sonuna kadar devam edileceğini açıkladı. Ama bunun maliyetinin ne olacağını söylemedi.