Davaya konu olan olayda babanın Suriye'de silahlı bir grup tarafından kaçırıldığını ve fidye karşılığında serbest kalana dek işkenceye maruz kaldığını belirten aile Belçika'nın Beyrut Büyükelçiliği'nden vize talebinde bulundu.
Belçika'nın ilgili yabancılar şubesi aileye vize vermeyi reddetti. Ailenin dava açması üzerine Belçika davayı Avrupa Adalet Divanı'na taşıdı.
Avrupa Adalet Divanı ise ülkelerin kendi ulusal hukuklarına göre seyahat vizesi verip vermemekte özgür olduğuna hükmetti.
Berlin ve Brüksel'deki Hrıstiyan Demokrat siyasetçiler kararı memnuniyetle karşıladı.
İnsan hakları örgütü Pro Asyl ise kararı, "sığınmacıların korunması bakımından üzüntü verici bir gün” ancak Avrupa'ya "bir kale kuranlar ve kaçakçılık endüstrisi için de bir bayram günü” olarak yorumladı.
Frankfurter Rundschau: "Avrupa Adalet Divanı'nın insani vize ile ilgili hükmünün anlamı şu: Avrupa iltica sistemi sadece insan hayatını tehlikeye atan yollar üzerinden Avrupa'ya ulaşabilenlere faydalıdır. “