1990 yılında Mölln‘de başlayan Neonazi katliam girişimleri ve katliamlar, 2007 yılına kadar sürdü. Geçtiğimiz yıl da „yabancılara“ yönelik yüzlerce saldırı yapıldı. Irkçı parti AfD Almanya‘nın tüm eyaletlerinde ve Alman parlamentosunda temsil ediliyor.
Irkçı parti AfD‘ye seçmen desteği arttı
31 Ağustos 2018 tarihinde Chemnitz’te yaşanan ırkçı, neonazi saldırılar sonrası yapılan ankette, fikri sorulanların yüzde 23’ü demokrasinin tehlikede olmadığını söyledi Bu da ırkçı parti AFD’ye seçmen desteğinin yüzde 23 olduğunu ortaya çıkardı. Hessen‘de her beş kişiden birisi ölüm cezasından yana oy kullandı.
VBRG’nin 2018 yılı raporuna göre 2018 yılında sadece Almanya’nın doğu eyaletleri ile Berlin’de neonazi, ırkçı ve antisemitizm kaynaklı 1.212 saldırı kayıtlara geçti. Resmi verilere göre geçtiğimiz yıl Almanya genelinde gerçekleri görmekten ve kabul etmekten korkan korkaklar tarafından Müslümanlara yönelik de 813 suç işlendi.
Irkçı Neonazi saldırılarla katledilenler bu toplumsal iklimde iki etkinlikle anıldı.
Cuma günü (5 Nisan 2019) yapılan anma etkinliğinde Halit Yozgat‘ın ailesi mahkemenin NSU davası kararını tanımadığını açıkladı.
Etkinliğe Halit Yozgat‘ın babası İsmail ve annesi Ayşe Yozgat, eski Kassel belediye başkanı Bertram Hilgen, şimdiki belediye başkanı Christian Geselle, Başkonsolos Burak Karartı ve yüz civarında vatandaş katıldı.
Yozgat ailesinin mahkeme tarafından önceden olduğu gibi yalnız bırakıldığı duygusuna sahip olduğu kesinleşti.
Oğlu Halit Yozgat‘ın 13. ölüm günü anma etkinliğinde konuşan baba Yozgat, „Mahkemenin kararını tanımıyoruz. Bu gerçekdışı ve önemsizdir“ diye konuştu.
Yozgat’ın duygusal konuşması Münih Yüksek Mahkemesi kararından hayal kırıklığına uğradığını gösterdi.
Anma etkinliği kapsamında NSU tarafından katledilenler adına dikilen anıtına çelenkler konuldu.
Cumartesi (6 Nisan 2019)
Cumartesi günü de „6 Nisan İnisiyatifi“ ırkçılığa karşı 400 kişinin katıldığı „ırkçı yapılanma dağıtılsın“ talebiyle bir gösteri yaptı. Gösteri saat 13.30‘da Rathaus‘un önünde başladı. Irkçılığa karşı bir araya gelen 400 kişi NSU skandalının aydınlatılmasını istedi.
Bundan başka konuşmalarda NSU örgütlenmesinin, destekçilerinin aydınlatılması ve yargılanması talebi yenilendi.
NSU davasında katliama yardımla yargılananlara verilen hafif cezalarla ırkçılara cesaret verildiği vurgulandı: NSU terör örgütüne yardım ve yataklıktan suçlu bulunan Ralf Wohlleben'e 10, savcının 12 yıl hapis cezası istediği Andre Emminger'e 2,5 ve Holger G.'ye 3 yıl, Carsten S’ye gençlik yasaları uyarınca 3 yıl hapis cezası verildi. Salonda izleyici olarak bulunan Neonaziler, savcılığın 12 yıl hapis cezası talep ettiği Andrea Emminger'in 2,5 yıla mahkum edilmesini alkışlarla karşılandı.
Ancak, „cezaların caydırıcılığı olsaydı, hapishaneler dolmazdı“ doğrusu gözden kaçtı. Konuşmacılar yargılanma, cezalandırılma, açıklığa kavuşturma talebinde ısrar etti. Hastalığın kaynağı yerine semptomların ilaçla tedavisine benzer talepler tekrarlandı. Hapis cezalarının caydırıcılığı olmadığına göre „Çözüm ne?“ sorusu cevapsız kaldı. Yabancılara karşı artan nefretin şiddete dönüşecek kadar güçlenmesinin nereden beslendiği, bu ırkçılığın hangi sosyo-ekonomik ve politik koşullarda gücünü kaybedeceğine dair bir açıklama, bir öneri bekleyenler hayal kırıklığına uğradı.
Konuşmaların ardından göstericiler „Neden Halit?“ pankartlarıyla Kassel şehir merkezinden geçerek Schlachthof‘a kadar yürüdü. Halit Yogat‘ı anma etkinliği burada sona erdi.
