Sarı Yelekliler, Voltaire‘den „Bir doktorun tedavi ettiği hasta öldüğünde, ölümden tabutun arkasında yürüyen doktor sorumludur“u öğrendi. 15 haftadır güvencesiz işlerin, yok pahasına çalışmanın ve sefaletin sorumlusu olan halk doktorunu protesto etmeye devam ediyorlar.
Fransa'da akaryakıt vergisine getirilen zammı protesto için 17 Ksın 2018 tarihinde başlayan Sarı Yeleklilerin eylemleri bu hafta sonu da devam etti.
Fransız hükümetinin politikalarının eleştirildiği en uzun soluklu eylemlere dönüşen gösterilerde, işçi, emekli ve öğrenci hakları gibi konularda talepler duyurulmaya çalışılıyor. Protestoların uzun soluk, kitlesel tanımlamaları kulağa hoş gelse de neden Fransız halkının tamamı sokağa çıkmıyor? sorusuna cevap vermekte yetersiz kalıyor. “Zincirlerinden başka kaybedecekleri bir şeyleri olmayan” Fransız halkı diğer halklar gibi ya zincirlerine aşık ya da Sorel’in dediği gibi “mitlerle ayakta duruyor.”
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, gösterileri durdurmak için ilk adım olarak akaryakıt zammını askıya aldı, ardından da asgari ücrete 100 euro zam yapılmasını içeren bir paket açıkladı.
Bu tavizleri yeterli bulmayan „Sarı Yeleklier“ taleplerine halka, anayasada bazı maddelerin değiştirilmesi ve parlamentonun çıkaracağı yasalar için referandum hakkı verilmesini, ayrıca Macron'un imzalamak istediği uluslararası anlaşmaların da halk oylamasına götürülmesini de ekledi.
Gösterilerde şimdiye kadar 11 kişi hayatını kaybederken, 2.000 civarında kişi yaralandı, 8400 kişi gözaltına alındı, 1796 kişi de hapis cezasına çarptırıldı.