Frankfurt’ta ATTAC organizasyonu içinde yer alan Passadakis, 2015’te Frankfurt’un imzaladığı Milan Urban Food Policy Pact anlaşmasına dikkat çekiyor. Bu anlaşmayla şehirler, sosyal ve ekolojik açıdan sürdürülebilir bir beslenme sistemi taahhüt etmişti. Ancak 10 yıl geçmesine rağmen somut bir adım atılmadığını belirtiyor. Oysa Frankfurt, Almanya’daki en yoksulluk riski yüksek 15 şehir arasında yer alıyor; nüfusun yaklaşık %21’i, yani her beş kişiden biri, yoksulluk tehdidi altında.
Artan yaşam masrafları ve ihtiyaç
 2019’dan bu yana yaşam maliyetleri %37 oranında arttı. İklim kriziyle birlikte yemek, enerji ve kira fiyatlarının daha da yükseleceği öngörülüyor. Passadakis, bu durumun alt gelir grubundaki nüfusu daha fazla zorlayacağını belirtiyor. Yalnız yaşayanların sayısı artıyor, sosyal dayanışma giderek azalıyor.
Aktivistler, çocuklar için ücretsiz, yetişkinler için 1,50 euro karşılığında sağlıklı ve lezzetli yemek sunulmasını öneriyor. Ayrıca gönüllü gruplar özel yemek etkinlikleriyle destek olabilecek.
Politik baskı ve topluluk katılımı
 24 Kasım’da vatandaşlar, Fechenheim, Riederwald ve Seckbach ilçelerinde şehir mutfağı açılabilmesi için belediye meclisine bir önerge sunacak.
 
   
   
   
   
   
   
   
  