Evetçiler Erdoğan’a taraf olma, Hayırcılar da karşı olma refleksiyle hareket ediyor.
“Başkanlık gelirse demokrasi elden gidecek, Halkın denetimi ortadan kalkacak, parlamento güçsüzleşecek” gerekçesi ikna edici olamıyor. Çünkü Türkiye’de demokrasi hiçbir zaman yaşanmadı. Demokrasinin ağızda tat bırakan nimetleri tadılmadı. Hükümetin politikalarına muhalif olanlar hep istenmeyen, susturulması gereken bozguncular olarak kabul gördü. Bilgili insanlara veba virüsü taşıyanlar olarak yaklaşıldı.
Muhalif gazeteler, dergiler ilk defa AKP iktidarları döneminde kapatılmadı. Muhalefete, eleştirilere tahammülsüzlük Türkiye’deki insanların yaşam anlayışının politikleşmiş hali olarak hep vardı. Hala da var.
Muhalefet yıllardır demokrasinin, özgürlüklerin ne demek olduğunu, neden bir ekmek ve su kadar önemli olduğunu anlatmayı başaramadı.
Son söz olarak, “Evet” çıkarsa da, Hayır çıkarsa da sürpriz olmayacak. “Evet” örgütlü bir gücün ete kemiğe bürünmüş hali, Hayır örgütsüz bireylerin fikir beyanı olarak tarih sayfalarında yerini alacak.