Aynı şekilde Almanya'da göçmen kökenli olmak da çocuklar açısından engeller yaratabiliyor. Bu engellerin ezici çoğunluğu yapısal. Örneğin Frankfurt'ta yapılan bir araştırma ebeveynleri göçmen veya göçmen kökenli olan öğrenciler arasında lise ve yüksek okula gidenlerin oranının Alman öğrencilerden daha az olduğunu ortaya çıkardı.
Araştırma 2020/2021 öğrenim yılında beşinci sınıfa giden toplam 6.062 öğrenci üzerinde yapıldı. Bu öğrencilerin 2.732'si göçmen kökenliyken, 1.002'si yabancı ülke vatandaşıydı.
Araştırma sonuçlarını basınla paylaşan Frankfurt'un okullardan sorumlu Belediye Encümen üyesi, Eilee O'Sullivan yabancı ülke vatandaşı veya göçmen kökenli öğrencilerin, Alman öğrencilerden daha fazla oranda Hauptschule olarak anılan okullara gitmesinin, buna karşı Gymnasium olarak adlandırılan liselere çok daha az oranda gitmelerinin dikkat çekici olduğunu söyledi.
O'Sullivan bu nedenle yabancı ülke vatandaşı ve göçmen kökenli çocukların daha önceden ve daha kararlı bir şekilde teşvik edilmeleri gerektiğini vurguladı.
Yapılan araştırmaya göre Frankfurt'taki yabancı ülke vatandaşı ve göçmen kökenli öğrencilerin ancak yarısının lise öğrenimini düşünmesi, buna karşı Alman öğrencilerin üçte ikisinin lisye gitmeye karar vermesinin ardında yapısal sorunların olduğunu belirten O'Sullivan, talep ettiği erken teşvikin acil program olarak yürürlüğe sokulmasının zorunlu olduğunu söyledi.
Bu arada araştırma, Frankfurt'ta en sevilen okul biçiminin Integrierte Gesamtschule olarak adlandırılan kombine okullar olduğunu, bununla birlikte liseye giden öğrencilerin Frankfurt'un yaşadığı mahallenin de belirleyici olduğunu gösterdi. Araştırma sonuçlarına göre yoksul mahalle olan Griesheim'da liseye gidenlerin oranı 27,7 iken gelir düzeyi yüksek olanların yaşadığı Westend-Süd mahallesinde bu oran yüzde 88,3.