“Otuz yıl önce Almanya kapitalizmin tarihini yazdı. DDR vatandaşlarının reformlar ve seyahat özgürlüğü için yaptığı barışçıl protestolar 1989 yılında iki Almanya’yı birbirinden ayıran duvarların yıkılmasıyla sonuçlanmıştı.”
Almanya birleşmeyi kutluyor
Bugün iki Almanya'nın birleşmesinin yıldönümü. Berlin Duvarı'nın yıkılması ve ardından Almanya'nın resmen birleşmesinin üzerinden 29 yıl geçti.
Doğu ve Batı Almanya'nın birleşmesinin 29'uncu yıldönümü ülke genelinde düzenlenen çeşitli tören ve etkinliklerle kutlanıyor. Resmi törene bu yıl Schleswig-Holstein eyaletinin başkenti Kiel kenti ev sahipliği yapıyor.
Kiel'de kilisede düzenlenen ayinle başlayan resmi törene Cumhurbaşkanı Frank Walter Steinmeier, Başbakan Angela Merkel, Federal Meclis Başkanı Wolfgang Schaeuble ve Federal Anayasa Mahkemesi Başkanı Andreas Vosskuhle'nin yanı sıra eyaletlerden başbakan ve bakanlar katıldı.
Bölünmüş Almanya tarihe karıştı
İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra savaşı kaybeden Almanya 1949'da ikiye bölündü. Demokratik Almanya Cumhuriyeti (Doğu Almanya) ve Federal Almanya Cumhuriyeti (Batı Almanya) olarak iki ülke kuruldu. 1961'de Berlin'de yapımına başlanan 46 kilometre uzunluğundaki duvar ile Doğu Almanya'da yaşayanların Batı'ya geçmeleri önlenmek istendi. 9 Kasım 1989'da bu bölünmüşlük Berlin Duvarı'nın yıkılmasının ardından sona erdi. 1990 yılında Doğu ve Batı Almanya arasındaki görüşmeler "Birleşme Anlaşması" ile sonuçlandı. 3 Ekim 1990'da Doğu ve Batı Almanya'nın yeniden birleşme süreci resmen tamamlanmış oldu.
Özgürlük için Barışçıl Devrim!
İki Almanya’nın birleşmesi, “barışçıl protestolar” nedeniyle gerçekleşmedi: Tam tersine DDR yönetimini elinde bulunduran kapitalizmi benimsemiş parti yöneticilerinin protestoları gerekçe göstererek kapitalizmle kucaklaşmalarıyla gerçekleşti. Protestolar avlu atmaya yetseydi milyonlarca insanın sokağa çıktığı Hong Kong’da da iktidardakilerin iktidarı bırakmaları gerekirdi. Birleşmenin yaşandığı dönemde bu gösteriler ve dünyadaki antikapitalist gösterilerin sessizliğe gömülmesi DDR gibi ülkelerde kapitalizme tapar hale gelmiş yöneticilerin yolunu temizlemeye yaradı.
