Eski düzen yeniden işler hale getirilmedi, tam tersine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ülkeyi kökten yeniliyor.
Ordudan, polis teşkilatından, yargıdan, okullardan ve üniversitelerden büyük sayıda tasfiyeler yapıldı, medya kuruluşları kapatıldı, gazeteciler tutuklandı.
Bunların hepsi demokratik mi? Veya demokrasiyi korumak için zorunlu önlemler mi?
Bu soruya öncelikle Türkiye’de yaşayan insanlar cevap verecek. Özgürlüklerden kaçışın ruh halinin hakim olduğu Uluslararası kamu oyu da, tabi ki, varsa, bu uygulamaların içinde yer alarak katkı sunacak.
Cevap verme süreci, adaleti ve hakikati doğru bulanlarla değil, inanlarla, gereksiz görenler arasında ete kemiğe bürünecek.
Adalet ve hakikat duygusu, her bireyin çocukluğunda yani güçsüz olduğu durumda anne ve babanın davranışlarına tepki olarak gelişen bir duygu olduğu için herkeste saklı bir güç olarak vardır. Ama adalet ve hakikat isteyen bu saklı gücün kullanılması bedel ödemeyi gerektirdiği için kolay değildir.
Demokrasi, adalet, hakikat ve özgürlük fikirlerinin yaygınlığı ağırlığıyla doğru orantılı değildir.
Demokrasi tasfiye mi edildi?
|
Dünya
Ordu içinden bir grup 15 Temmuz 2016 tarihinde bundan yaklaşık üç hafta önce darbeyle ülkenin yönetimini ele geçirmek istedi. Ama darbe girişimi başarısız oldu. O günden bu yana on binlerce insan tutuklandı, Cumhurbaşkanı Erdoğan, olağanüstü hal ilan ederek iktidarını güçlendirdi.


Türk Sanat Müziği
Daha fazlasi için
Mesleğe Adım Adım
Daha fazlasi için
İstekler Programı
Daha fazlasi için