İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere'in Suriyeli sığınmacıların statüsünün değiştirilmesi ve yakın akrabalarını yanlarına almalarının kısıtlanması önerisi CDU ve CSU içinde destek buldu.
Thomas de Maiziere'in önerisinin CDU ve CSU içinde destek bulması Merkel’in mülteci politikasına karşı Birlik Partileri içinde iktidar kavgası olarak yorumlanıyor.
Medyanın akın akın gelen binlerce mülteciyi göstererek başlayan haberleri, konut, eğitim ve uyum harcamalarının milyarlara çıkacağıyla oluşturulan korku, „savaştan kaçan bu insanlara yardım edilmeli“ çağrısının sesinin duyulmaması için kullanıldı.
Toplumda oluşturulan korkuyla politikacılara „bu sorunu çözün“ görevi verildi. Fakat çözüm görevinin ödüllendirilmesi savaştan kaçanların Almanya’ya girişinin durdurulması olarak belirlendi.
Tekrar iktidar olmakla ödüllendirilmek isteyen partiler acımasız olacak. Bunun için de „Yaşam adına“ değil, insan adına, hıristiyanlık adına“ diye konuşacak. Ama asla „insanlık adına“ demeyecek: Görev bu.
Görev bu olduğuna göre sosyal Demokratlar, Birlik Partileri seçmenin desteği için gerekli acımasız adımların atılmasının yolunu bulacak.
Sosyal Demokratların İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere'in Suriyeli sığınmacıların statüsünün değiştirilmesi ve yakın akrabalarını yanlarına almalarının kısıtlanması önerisinin bizimle mümkün değil açıklamaları inandırıcı olmaktan çoktan çıktı.
Çünkü seçmen güvenini kaybetmiş, muhafazakar partilerin politikasını benimsemiş bir SPD, orijinali varken kendilerinin seçilmeyeceğini adı gibi biliyor. Bu nedenle küçük yumuşatmalar ve isim değişiklikleriyle sertleştirmelere evet diyecek.
Daha mürekkebi bile kurumadı
Büyük koalisyon hükümeti Perşembe günü iltica başvurularını hızlandıracak önlemler üzerinde uzlaştıklarını açıklamıştı.
Paket, sığınmacılar için kayıt merkezleri kurulmasını, başvurularda karar sürecinin büyük ölçüde hızlandırılmasını, ikamet bölgesi ile ilgili kısıtlamalar ve sığınmacıların dil ve entegrasyon kursu masraflarına katılımı gibi önlemleri içeriyor.
Sığınmacılarla iltica başvurusunda bulunan kişilere tek tip bir kimlik belgesi verilecek. Sadece bu belgeye sahip olanlar hizmetlerden yararlanabilecek.
Zorunlu ikamet bölgesi dışına çıkanlar sosyal yardımlardan yararlanma hakkını kaybedecek ve iltica başvurusu askıya alınacak. İkinci ihlalde derhal sınır dışı edilecek.
Merkel yeni iltica yasasıyla SPD’nin de evetini alarak, Almanya’nın komşularının “davet politikası” diye eleştirdiği durumdan ufak adımlarla uzaklaşıyor. Sınırlar sonuna kadar açık kalıyor ancak artık her gelene “hoş geldin” denmeyecek.
