Sosyal Demokrat Partili Çalışma Bakanı Bas’ın hazırladığı düzenlemeye göre, bu yıl zam yapılmayan Bürgergeld’in gelecek yıl da artırılmaması öngörülüyor. Ayrıca, yardım alanlara yönelik yaptırımların sertleştirilmesi gündemde. Randevulara mazeretsiz katılmayanların ödemelerinden daha fazla kesinti yapılması, teklif edilen işi reddedenlerin yardımlarının yüzde 30 azaltılması, ikinci reddin ardından ise tamamen kesilmesi planlanıyor. Şu anda yalnız yaşayan Bürgergeld alıcıları ayda 563 Euro alıyor.
CDU/CSU sıfır zam kararını desteklerken, Sol Parti sert tepki gösterdi. Sol Parti Eş Başkanı van Aken, Bas’ın en yoksulları cezalandıran ve zenginleri koruyan muhafazakâr politikaların uygulayıcısı haline geldiğini söyledi.
Öte yandan sosyal devlette yapılmak istenen tasarrufların asıl yükünün yoksullara yüklenmesi eleştiriliyor. Uzmanlar ve bazı politikacılar, milyarlarca Euro tutarındaki hizmet aracı ayrıcalığı (altı milyar), dizel ve uçak yakıtı sübvansiyonları (sekiz milyar )gibi alanlarda kısıntı yapılabileceğini hatırlatıyor. Buna karşılık, sosyal yardımların budanması emeklilerden mültecilere kadar pek çok kesimde endişe yaratıyor.
Tartışmaların merkezinde ise hasta Bürgergeld alıcılarının daha hızlı işgücü piyasasına dönmesi ve bilindik “Teşvik ve Talep” (Fördern und Fordern) ilkesinin yeniden devreye alınması bulunuyor. Ancak bu önlemlerin ne kadar anlamlı ve adil olduğu büyük bir soru işareti.
Birlik ve SPD’nin planlarına göre kronik hastalar da yeniden hızlıca çalışmaya yönlendirilecek
Birlik (CDU/CSU) ve SPD’nin planlarına göre, günde üç saat ve üzeri çalışabilecek durumda olan kronik hastalar, yoğun sağlık destekleri ve rehabilitasyon önlemleriyle hızlıca işgücüne kazandırılmak isteniyor. Ancak ekonomik ve siyasi baskı altında özellikle kronik hastalıkların ağırlaşabileceği bilinen bir gerçek.
Konut piyasası Bürgergeld alanlar için felaket durumda
Freitag’ın haberine göre, CDU lideri Merz’in unuttuğu bir diğer nokta ise: Konut masrafları hâlâ Almanya’da en büyük yoksulluk risklerinden biri. İş ve sosyal dairelerin kira yardımları için belirlediği üst sınırların düşürülmesinden tasarruf beklemek tamamen anlamsız olarak değerlendiriliyor. Zira şu anda her sekizinci Bürgergeld alıcısı, kirasının tamamını karşılayamıyor ve aylık 116 Euro’ya kadar olan farkı kendi temel geçim yardımından ödemek zorunda kalıyor. Bu da insanları fiilen asgari yaşam standardının altına itiyor. Açık olan şu: Bürgergeld alıcılarını böylesine kötü durumdaki konut piyasasına mahkûm eden politikalar, sefalet ve evsizliği artırıyor.