Bode, Deutsche Welle’nin sorularını cevapladığı söyleşide anlaşmanın imzalanması durumunda olacaklarla ilgili şunları söyledi:
„Bunlardan biri, önemli sosyo politik düzenlemelerin de dahil olduğu ticari engeller kalkacak, bir diğeri de yasa koymada ekonomik çıkarların etkisi daha çok artacak.“
Bunun anlamı ise demokrasinin tehlikeye girmesi.
Çünkü, „TTIP kapsamındaki kuralların devletler hukuku açısından bağlayıcılığı bulunuyor ve bu kurallar, ulusal ve AB yasalarının üstünde tutuluyor. Çünkü karşılıklı kabul edilen standartlar tek yönlü olarak değiştirilemeyecek veya iyileştirilemeyecek.“
Alternatif sunmadan karşı çıkışın siyah denilene beyaz demek olarak özetlenebilecek muhalefet politikası olduğunu bilen Thilo Bode,
„Gümrük ve ticari engeller bu karmaşık anlaşma olmadan da giderilebilir. Örneğin otomobil üreticileri bir araya gelip sinyal renklerini standartlaştırabilir ve AB de ABD ile görüşüp buna uygun kararlar alır. Bunun avantajı, hiçbir sözleşmeyi bozma cezasına veya ticari ortağın hiçbir yaptırımına maruz kalmadan standartları tek yönlü olarak değiştirme olanağı sunması“ dedi.
Bode, anlaşmanın suya düşmesi mümkün mü sorusunu ise şöyle yanıtladı:
“Almanya’da kamuoyu çok tepkili. Bu tepki diğer AB ülkelerinde de giderek büyüyor, politikacılar huzursuz oluyor. Fransa’daki kamuoyunu da Almanya’daki kadar harekete geçirebilirsek, o zaman anlaşmanın bu hali ile suya düşmesi için bir şansımız var demektir. Bu da tabii harika olur.”
Bode: 'Serbest Ticaret Yalanı TTIP'
|
Almanya
Almanya'da AB-ABD Serbest ticaret anlaşmasına (TTIP) tepkiler artıyor. Tüketiciyi koruma kuruluşu Foodwatch‘ın kurucusu Thilo Bode, anlaşmanın tehlikelerine dikkat çeken bir kitap yazdı.