Halihazırda üniversite öğrencilerine aylık 752 Euro tutarında yardım veriliyor. Özellikle düşük gelire sahip olan ailelerin çocuklarına verilen bu yardım birçok uzman tarafından yetersiz olmakla eleştiriliyor.
Uygulama 1971 yılında başlatılmış ve işçi çocuklarının yüksek öğrenim görmesini olanaklı kılan sosyal devlet politikası olarak yürürlüğe sokulmuştu.
Başlangıçta üniversiteye giden öğrencilerin neredeyse yarısı, yani yüzde 47'si bu uygulamadan faydalanma hakkına sahipti ki böylelikle yoksul ailelerin çocukları yüksek öğrenim görerek sosyal statülerini düzeltme şansını yakalamıştı.
Ancak bugün üniversitelere baktığımızda, bu tablo tamamen değişmiş durumda: 1971 yılında 500.000 üniversite öğrencisinden 270.000’i Bafög alırken şu an Almanya'da yüksek öğrenim gören yaklaşık üç milyon öğrencinin sadece yüzde 11'i BAföG yardımı alabiliyor.
Yapılan değişiklikler borçlanmadan korkan yoksul öğrencilerin BAföG dilekçesi vermek yerine, iş bularak öğrenimlerini finanse etmeye itiyor.
Bir diğer değişiklik ise ebeveynlerin gelir durumuna göre verilen yardımı almanın zorlaştırılması. Çünkü ebeveynlerin yardımın verilmesi için gerekli görülen aylık gelir seviyesi giderek düşürülüyor.
Bunu anlaşılır hale getirmek için bir örnek verelim: Önceden aylık geliri 1700 Euro olan bir ailenin çocuğu Bafög almaya hak kazanırken, şimdi 1500 Euro geliri olan ailelerin çocuklarına veriliyor. Yani 1700 Euro geliri olan ailenin çocuğu alamıyor.
Nihayetinde yüksek öğrenimin de sınıfsallaşması giderek görünür hale geliyor. Ve yoksul ailelerin çocuklarının yüksek öğrenim görme olanakları adım adım geriye alınıyor.
