Hukukun üstünlüğü, güçler ayrılığı, özgür medya ve siyasi kültür eksikliği endişeleri, on iki tanınmış hukukçu ve eski politikacıyı güçlerini birleştirmeye ve yolsuzlukla mücadele referandumu başlatmaya sevk etti.
Uluslararası Yolsuzlukla Mücadele Akademisi'nin eski başkanı Martin Kreutner girişimin sunumuna bu sözlerle başladı. Sunumda Yüksek Mahkeme eski Başkanı Irmgard Griss, avukat Christina Jilek, eski ÖVP hukuk sözcüsü Michael Ikrath, Yolsuzluk Savcısı eski başkanı Walter Geyer, Sayıştay eski Başkanı Franz Fiedler, eski meclis başkanı Heide Schmidt ve Viyana Üniversitesi hukuk fakültesi eski dekanı Heinz Mayer yer aldı.
Yolsuzluğun demokrasiyi ve hukukun üstünlüğünü baltaladığını açıklayana Kreutner, bu nedenle, "sadece ceza hukukuna yönelmeye değil" acilen reformlara ihtiyaç duyulduğunu söyledi.
Ikrath bunu daha da net bir şekilde ifade etti. O, yolsuzluk konusunun onlarca yıldır özensiz bir yaklaşımla ele alındığını vurguladı.
Anayasa hukukçusu Mayer’e göre, özellikle kuvvetler ayrılığına saygı gösterilmesi gerekir. Çünkü bu, gerekli kontrolü sağlamanın tek yoludur. Milletvekillerinin partilere değil vatandaşlara bağlı olması gerekir.
“Güçlü bir demokrasinin ve hukukun üstünlüğünün can damarı, güçlü ve bağımsız bir yargıdır” diyen Avukat Jilek ise, "Politika yolsuzluğa bulaşırsa yolsuzluğu kontrol edemez" dedi.
Taleplerden bazıları
1. Siyasette Dürüstlük ve bütünlük
2. Bağımsız yargının güçlendirilmesi
3. Modern bir kapsamlı yolsuzlukla mücadele ve şeffaflık mevzuatı: Lobicilik Yasası ve Devlet Arşivleri Yasası da yeniden düzenlenmelidir.
4. Basın özgürlüğü, medya desteği ve reklam yolsuzluğuyla mücadele: Medya destekleri ve reklamların kamu kurumları tarafından dağıtılması nesnelleştirilmeli, ORF genel müdürünün görev süresi kısaltılmalıdır.