AB Konseyi, denizler ve kıyılarda en çok bulunan tek kullanımlık plastik atıkların kullanımını yasaklamaya yönelik düzenlemenin kabul edildiğini açıkladı.
Buna göre, uygun alternatiflerin bulunduğu tek kullanımlık plastik ürünler, 2021 yılından itibaren yasaklanacak.
Plastik kulak pamukları, çatal-bıçak setleri, tabaklar, pipetler, içecek karıştırıcılar, balon çubukları ve gıda kapları AB ülkelerinde kullanılmayacak.
AB üyesi ülkeler, 2029 yılına kadar tek kullanımlık plastik şişelerin yüzde 90'ını toplama hedefi koyacak.
Söz konusu düzenleme, daha önce Avrupa Parlamentosu (AP) tarafından da onaylanmıştı.
Kahve bardakları probleminin konuşulduğu Berlin'le devam edelim.
Çevre Dairesi verilerine göre Almanlar yılda 2,8 milyar tek kullanımlık plastik kahve bardağı, artı 1,3 milyar da bu bardaklar için plastik kapak kullanılıyor.
Almanya Çevre Bakanı Schulze, çöp dağının azaltılması için söz konusu plastik bardak üreticilerinden daha uzun süre kullanılabilecek ürünler üretmesini istiyor.
Bunun yeterli olup olmayacağına dair şüphelerle dolu tartışmalar sürüyor.
Alman Çevre Dairesi plastik bardaklardan oluşan çöp miktarının tek kullanımlık bardaklardan alınan ücretin artırılmasıyla yüzde 50 azaltılabileceğini açıkladı.
Diğer bir öneri ise ticaret ve turizm sektöründen tek kullanımlık bardak yerine daha uzun kullanılacak ürünleri standart bardak haline getirmesini zorunlu hale getirmek.
Çok sayıda şubeye sahip ticarethaneler bu kararın müşterilere bırakılmasını istiyor.
Almanya Çevre Bakanı ise değişikliğin zorunlu hale getirilmesine karşı çıkıyor. Bunu plastik torbaların sayısının şirketlere yasal zorunluluk getirmeden düşürülmesi başarısıyla gerekçelendiriyor. Buna göre plastik poşet kullanımı 2018 yılında yüzde 20 azaldı. İşte her açıklamasına gülünen Almanya Çevre Bakanı Schulz'nin başarı olarak pazarladığı bu.
"Sıcak içecek için her yıl 2,8 milyar tek kullanımlık plastik bardak kullanılıyor olması zaten var olan durumu kendisi anlatıyor. Ticaret bu problemi azaltmak yerine daha da büyüttü. Ve şimdi bu problemi büyüten aktörlerin problemi çözmesi beklentisi içine girmek bir işe yaramayacaktır. Bunun için yasal kurallara ihtiyaç var.”