Auschwitz'te 1940 – 1945 yılları arasında Yahudi, komünist, homoseksüel 1,1 milyon kişi katledildi. Kampta esir tutulanlar, 27 Ocak 1945 tarihinde Sovyet askerleri tarafından kurtarıldı.

Katliamların yıl dönümlerinde katliamı lanetleyen devlet idarecileri, insan öldürme araçlarının üretim ve satılması müsadesini, savaş emirlerini vermeye devam ediyor.
70 yıl içinde dünyada kaç kişinin öldürüldüğünün çetelesini tutmak gerekmiyor. Çünkü bir kişinin dahi öldürülmesi kabul edilemez. Sadece Irak’ın ABD tarafından işgali sırasında yarım milyon insanın öldürüldüğü tahmin ediliyor.
1940’lı yıllarda Alman faşizmi tarafından katledilen Yahudiler, yıllardır Filistin’e bomba yağdırıyor. Birçok devlet faili meçhul cinayetlerine devam ediyor. Devlet idarecileri bu katliamın emrini, „onlar da doğru dursunlar. Doğru durana kimse bir şey yapmaz“ diyen halkın desteğiyle veriyor. Yani liderler halkı temsil ediyor.
Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Auschwitz'in yıldönümü nedeniyle başkent Budapeşte'deki bir Yahudi mezarlığında düzenlenen törende  soykırımda halkın rorülünü şu sözlerle anlattı: "Yardım etmemiz gereken bir anda sevgiden uzak ve kararsızdık. Birçok Macar erdemli davranmak yerine utanç verici eylemlere girişmeyi tercih etti"
Soykırımda 600 000 Macar Yahudisi hayatını kaybetmişti.
Halktaki bu kıyıcılık devletlerinin emperyalist hedefleriyle açıklanamaz. Bu kıyıcılığa evet diyen halkın ruh hali - korkuları, depresif durumu, melankolisi, şiddet eğilimi- anlaşılmadan sadece ekonomik ve politik süreçlerle barış içinde, kardeşçe yaşayacak bir toplum inşa edilmez. Bunun örneği iflas eden Sovyetler Birliği’dir.