Ancak Scholz, milletvekillerinin grup kararı olmaksızın kendi kararları doğrultusunda oy kullanmasını istedi.
Bundan başka toplantıda birçok eyalet başbakanı aşı zorunluluğu getirilmesi yönünde fikir birliğine varırken, önlemlerin de arttırılması konusunda uzlaştı.
“ZORUNLU AŞILAMA TOPLUMUN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ DE KORUR”
Scholz’un kabinesinde Başbakan Yardımcısı olması planlanan Yeşiller lideri Robert Habeck, “Tabii ki zorunlu aşılama, bireyin özgürlüğüne geniş kapsamlı bir müdahale olacaktır. Ancak bu, yaşamı ve nihayetinde toplumun özgürlüğünü de korur” dedi. Bavyera Başbakanı Markus Söder ise mümkün olan en kısa sürede mümkün olan en fazla sayıda insanı aşılamak için aşılama merkezlerine ve doktorların yanı sıra eczacı ve diş hekimlerinin de aşı kampanyasına katılmasına izin verileceğini söyledi.
AŞISIZLARA YÖNELİK TEDBİRLERİN DE SIKILAŞTIRILMASI BEKLENİYOR
Federal hükümet ve eyalet hükümetleri, Noel’e kadar 30 milyon aşı yapılamasını ve aşılanmamış kişiler için ek kısıtlamalar da getirmeyi planlıyor. Kapalı alanlarda 2G (aşı veya hastalığı atlatma) zorunluluğunun getirilmesi, ayrıca okullara genel maske zorunluluğunun getirilmesi düşünülüyor.
Konferans sonrası açıklama yapan Olaf Scholz, "Önümüzdeki yıl Şubat veya Mart başında yürürlüğe girecek olan genel aşı yönetmeliği ile ilgili Alman Federal Meclisi üyelerinin vicdanlarına göre karar vermesinin önünü açacağız. Ben de bu yasanın geçmesi yönünde oy kullanacağım" dedi.
Halihazırda 83 milyonluk nüfusun yüzde 68,5'i tamamen aşılanmış durumda. Ancak hükümet, minimum yüzde 75 eşiğinin aşılmasını istiyor.