Alman Katolikler Merkez Konseyi Başkanı Thomas Sternberg, kilise mensubu din adamlarının davranışının "kesinlikle affedilemez” olduğunu belirterek, olayları Almanya’nın “yakın tarihindeki karanlık bir gölge” olarak değerlendirdi.
Hannover Protestan Kilisesi Piskoposu Ralf Meister de istismar vakalarının nedenlerinin araştırılması gerektiğini söyledi. Meister, istismarın önlenmesi için çalışmalar yapılmasının yanı sıra "Protestan ve Katolik kiliselerinin, kiliselerde istismarı kolaylaştıran sistematik nedenler olup olmadığını incelemeleri” gerektiğini vurguladı.
SPD meclis grubu Kilise ve Dini Cemaatler Sorumlusu Lars Castellucci, "Sadece öfkelenmenin ne mağdurlara faydası var ne de bu tür olayların üstesinden nasıl gelineceği ve engelleneceği konusunda bir plan yapılmasına katkı sağlıyor” dedi. SPD’li politikacı kiliselerdeki istismar vakalarına ilişkin bir tartışma başlatılmasını istedi.
Alman Piskoposlar Konseyi tarafından hazırlatılan raporun tamamı piskoposların Fulda kentinde 25 Eylül'de yapacağı toplantıda açıklanacak.
Spiegel ve Zeit'da yer alan haberlere göre raporda, istismara uğrayanların yüzde 62,8'inin erkek, yüzde 34,9’unun kız olduğu belirtildi. İstismara uğrayanların yarısından fazlasının olay sırasında en fazla 13 yaşında olduğuna dikkat çekildi.
Rapor için Almanya’da bulunan 27 piskoposluğa ait 38.000 civarında dosya incelendi. Zeit gazetesi uzmanların bazı vakalarda "dosyalarda manipülasyon yapıldığına dair açık işaretler” bulunduğunu yazdı. Spiegel'in haberinde ise bazı vakalarda, istismarda bulunanların dosyaları "yok ettiği veya manipüle ettiği” belirtildi.
Psikiyatri, gerontoloji ve kriminoloji alanında çalışan uzmanlar tarafından incelenen dosyalara göre 566.000 din adamı hakkında istismarda bulundukları gerekçesiyle kilise bünyesinde soruşturma yapıldı ve bunların dörtte birinde din adamına yönelik herhangi bir yaptırımda bulunulmadı. Rapora göre, istismarda bulunan din adamları sıklıkla başka kiliselere tayin edildi.