Federal İstatistik Dairesi verilerine göre geçtiğimiz yıl yaşları 10 ile 20 arasında değişen 22.309 genç kendinden geçmiş halde kliniklere kaldırıldı.
Üç yıl öncesinde kendinden geçecek kadar alkol alan gençlerin sayısında düşüş yaşandığı gözlenmişti.
2016 yılında kendinden geçecek kadar alkol alan gençlerin sayısı 12.972, kızların ise 9.337 olarak belirlenmişti.
DAK hastalık kasası şefi Andreas Storm, ilk defa üç yıldan bu yana yeniden artmaya başlayan alkol tüketiminin endişe verici bir gelişme olduğunu söyledi.
Alkol kullanımında eyaletler arasında önemli farklılıklar var. Örneğin Sachsen-Anhalt’ta alkol kullanımı yüzde 26,2 artarken, bu oran Brandenburg‘ta yüzde 20,9 ve Sachsen’da 11,9 olarak belirlendi.
Alkol birkaç yudum alındığında davranışlarımızı değiştirmeye başlar. Uzun süre aşırı miktarda alkol tüketimi beyin yapısını değiştirebiliyor.
Alkol, birçok insanda verdiği rahatlama duygusuyla daha sık gülümsemelere sebep olur. Kısa vadede, anti-depresif bir etkisi vardır. Ancak uzun vadede depresyonu arttırır. Buna ek olarak, alkol çok sayıda zihinsel fonksiyonu etkiler. Örneğin iradeyi zayıflatır, dikkat bozukluklarına ve hafıza kaybına sebep olur. Alkol bir sinir sistemi zehridir: sık sık içildiğinde beyne verdiği zararla beyin dokusunu bozar ve bunamaya sebep olabilir.