Uluslararası Af Örgütü‘nün “IŞİD’in suçları yüzünden cezalandırılanlar: Kaçan Iraklılar milis ve hükümet güçlerinin suistimaline uğruyor” başlıklı raporunda, Irak’ta IŞİD’in elinden kaçan sivillere yönelik şiddete dikkat çekiliyor. Raporda, hükümete bağlı birlikler ve milislerin IŞİD’in kontrolündeki bölgelerden kaçan binlerce sivilin işkence, keyfi tutuklama, ortadan kaybetme, yargısız infazla karşı karşıya olduğu belirtildi. Raporda ayrıca hükümete bağlı birlikler ve milisler insan haklarını ihlal etmek ve hatta savaş suçu işlemekle suçlanıyor. ABD'nin desteğiyle başlatılan ve sürüdürülen bu savaşta ABD'nin eleştirilmemesi ise dikkat çekti.
IŞİD'i Irak'taki en önemli kalelerinden biri olan Musul'dan çıkarmak amacıyla Irak ordusu ve ABD komutasında havadan ve karadan başlatılan ortak saldırı 30.000 mevcutlu güç tarafından yürütülüyor. 2014 yılında Musul'u işgal eden IŞİD'in kentte 4.000 militanının bulunduğu tahmin ediliyor.
Milyonluk kentte katliamlar olmadan hangi alanda olduğu bilinmeyen bu 4000 militan nasıl sökülüp atılacak sorusuna cevap arayan yok. İktidar mücadelesinin tek amacı biz ne yaparsak doğrudur” politikası ve kabulü üzerinden yürüyor.
Sünni halkın siyasi yönetimin dışına bir daha itilmemesi gerektiğine dikkat çeken Frankfurter Allgemeine Zeitung Bağdat’taki iktidarı uyaran yorumunda şunları yazdı:
"Bağdat'taki iktidar sahipleri umalım derslerini almış olsun. Musul'un, çoğunluğu Sünni olan halkını başka bir yerdeki gibi bir kenara itmemeleri ve siyasi gelişmelerden artık bir daha dışlamamaları gerekir. Bu dışlamanın öteden beri ölümcül sonuçları var, zira bu, IŞİD milislerini birçok Sünninin nazarında öyle olmadıkları halde ‘kurtarıcı' haline getiriyor. ”