AB düzeyinde geri gönderme ve yeniden yerleştirme
Pazartesi günü Brüksel’de gerçekleştirilen İçişleri Bakanları toplantısında, AB üyesi ülkeler, oturma izni olmayan kişilere yeni yükümlülükler getirileceğini ve yetkililerle işbirliği yapmamaları durumunda sosyal yardımların kesileceğini duyurdu. Toplantıda ayrıca sığınmacıların dağılımı ve “dayanışma havuzu”na katkılar konusunda da anlaşmaya varıldı. AB içinde 21.000 sığınmacının yeniden yerleştirilmesi planlanıyor.
Sınır dışı işlemlerinin özellikle Kuzey Afrika ülkeleri Fas, Tunus ve Mısır için hızlandırılması hedefleniyor; bu ülkelerin “güvenli menşe ülkeler” olarak tanımlanması öngörülüyor. Ek olarak, Kosova, Kolombiya, Hindistan ve Bangladeş de güvenli ülkeler listesine eklenmesi planlanıyor.
Almanya’da „Göç ve İltica Yasası“nda değişiklik
Bundestag, hükümetin ülkeleri ‘güvenli menşe ülke’ olarak daha kolay sınıflandırmasını ve bu ülkelere geri gönderimleri hızlandırmasını sağlayan yasayı kabul etti. CDU/CSU ve SPD koalisyonu ile AfD’nin desteklediği yasaya karşı Yeşiller ve Sol Parti karşı oy kullandı.
Yeni yasayla hükümet, bir ülkeyi “güvenli menşe ülke” olarak tanımlamak için artık yönetmelik çıkarabilecek; eyalet onayı zorunluluğu da kaldırıldı. Bu düzenleme, Almanya’yı koruma hakkı olmayan sığınmacılar için daha az cazip hale getirmeyi ve Federal Göç ve Mülteciler Dairesi’nin (BAMF) iş yükünü azaltmayı amaçlıyor.
“Güvenli menşe ülkeler”den gelen kişilerin iltica başvurularının reddedilme olasılığı artarken, reddedilenlerin sınır dışı edilmesi çok daha hızlı ve kolay hale gelecek.
SPD İçişleri Politikası Sözcüsü Sebastian Fiedler, "Zulüm tehdidi altında olduğunu gerekçelendirebilen herkes koruma alacaktır" diyerek eleştirilere cevap verdi.
Düzenlemeyi 'ikinci sınıf iltica prosedürü' olarak nitelendiren Sol Parti İçişleri Politikası Sözcüsü Clara Bünger ise "Bir devlet güvenli sayılırsa, iltica anlaşması bir formaliteye dönüşür" dedi.
Devlet tarafından finanse edilen zorunlu avukat talep etme hakkının kaldırılması, Alman Avukatlar Birliği ve Alman Avukatlar Odası tarafından “temel hak ihlali” olarak değerlendirildi.