Hülya Taksim Meydanı’na girişteki bir caddeye çiçek koydu. Oldukça yorgun görünüyor, çünkü İstanbul’un kalbi Taksim’e ulaşabilmek genel olarak 20 dakika sürüyor. „Her yer kapatılmış“ diyor Hülya. Her yerde polis. İstanbul'un merkezi bu 1 Mayıs’ta bir hayalet kenti gibi: Hiç bu kadar boş olduğu görülmemiş.

Aralarında Turistlerin en çok sevdiği merkezi alışveriş caddesi İstiklal Caddesi de dahil olmak üzere bir çok yol kapalı.

Bugün oraya giriş olmadığını anlatmak için yüksek metal parmaklıkların arkasında her yerde polis duruyor

Taksim Meydanı’na girişi engellemek için 10.000 polis görevlendirilmiş gibi. Üniformalılar da siviller gibi sayısı az yolcuları izliyor.

CNN Türk kanalı 21.000 güvenlik görevlisinin iş başında olduğunu bildiriyor.
Hülya gibi bir çok insan 1 Mayıs 1977 yılında katledilen insanları anmak istiyor.
1977 yılında bu alanda yarım milyon emekçi bir araya gelmişti. Bir çok sendikacı konuşma yaparken aralarında bugünkü Marmara Hotel’i de olmak üzere iki binadan kurşun yağmaya başlamıştı.

Ateş açanların kimler olduğu ise 38 yıl aradan geçmesine rağmen hala açıklığa kavuşturulmadı. Polisin panzerlerle yükselttiği panik ve kurşunlarla 30’dan fazla insan hayatını kaybetmişti.

Hülya, devletin 1 Mayıs’ta neden bu kadar  katı davrandığını anlayabildiğini söylüyor.

"Faşizm istemiyoruz!"
Birçok solcu da aynı düşüncede. Tahminen 2000 kişi engellemlere ve önlemlere rağmen Beşiktaş’tan Taksim’e ulaşmayı başardı. „Taksim 1 Mayıs alanıdır“ sloganı attılar. Ve „Faşizm istemiyoruz“ dediler.

Bazıları 2013 yılındaki Gezi Protestoları sırasında polisin sıktığı gaz fişeğinin kafasına isabet etmesi sonucu ölen Berkin Elvan’ın resimli pankartını taşıdı. Bir sendikacı, „Neden barışçıl bir şekilde düşüncemizi söyleyemiyoruz“ diyerek tepki gösteriyor.

İlk belirlemelere göre en az 24 kişi yaralandı, 203 kişi de tutuklandı.
Taksim 1977 yılından bu yana özellikle de 1 Mayıs İş Bayramı’nda sembolik özelliği olan bir alan.

Sürekli olarak bu alanda bu günde gösteri yapılmak yasaklandı. 2013 yılında da Gezi Parkı’ndaki ağaçların kesilerek inşaata açılmak istenmesi ve ülke geneline yayılan Erdoğan’ı protesto gösterileri de buradan başladı.